Hasta yatağında hissettiklerim 4
+++ Devam
Ve iyileşmeye başlamıştım yavaş yavaş. Koridorda yürüyüş
denemelerim artmıştı. Yatakta oturmaya başlamıştım. Az da olsa yiyecek
verilebiliyordu. Uykum daha düzenli bir hal almıştı. Son günlerde sık sık
dışarıya çıkarılır olmuştum. Bana da iyi geliyordu. Artık yatmaktan sıkılmaya
başlamıştım. Duvarımdaki tablodaki çiçeklerin sayısını da ezberlemiştim. Ne
eksiliyor ne artıyordu. Ama henüz istemsiz hareketlerim kesilmediğinden ve
henüz konuşamadığımdan bir türlü çıkartmıyorlardı.
Hastane odamızda vakit çabuk geçiyordu. Sürekli birileri
ziyarete geliyordu ve kalabalık iyi gelmeye başlamıştı. İnsanları tanıyor
olmam, tepki verebiliyor olmam, birilerini görmem motivasyonumu arttırıyordu.
Gece olduğunda eğlenceli de oluyordu. Bazı geceler bilgisayardan film
izliyorduk.Gece koridorda yürümeyi denemek için yürüyüşe çıkıyorduk. Otuz metre.
J
Bir akşam biriyle karşılaştık. Sportmen, uzun boylu orta
yaşın üstünde bir bey. Hastanenin vakıf yöneticilerinden biri olduğunu sonradan
öğrendiğimiz bu iyi niyetli insan babasının yattığı odaya ziyarete gelmiş, gördüğünde
benim artık iyileştiğimi ve maratona çıkabileceğimi söyledi. Ve hatta benden
söz istedi. Ben de söz verdim. Ama İstanbul maratonuna tam katılabileceğim
zaman geldiğinde maalesef maraton siyasallaştırıldı. Bu yüzden özellikle
katılmadım. Kendisi, sözümü tutamadığım için affetsin.
Hastane odası evimiz gibi olmuştu ama ben hala çıkamıyordum.
Bense bir an önce evime gitmek istiyordum. Ben evimi
özlemiştim.
Sema hanım geldi ve,
-
Evet çıkarıyoruz seni,
dedi ama bu birkaç gün sonraymış. Hemen bir telaş başladı
bizimkilerde. Eve ambulansla gitmeliymişim. Onlar da haklıydı. Sağlığımı
düşünüyorlardı elbette. Ama ben galiba ambulanstan sıkılmıştım. Herkesin
endişesi evimizin girişindeki basamaklardı. Ben yavaş yavaş inebileceğimi
düşünüyordum. Nihat Bey’le hastanenin merdivenlerinde deneme yapmaya başladık.
Biraz aceleci bir yapım olduğundan ben hemen halledebileceğimizi düşünüyordum.
Bu arada birkaç gün geçmek bilmedi. Odada bir telaş. Bir
yandan hızlandırılmış yeme içme turları, bir yandan da hızlandırılmış yürüme egzersizleri.
Bir sabah tamam oldu bu iş dedik. Tamam gidiyorduk.
Öyle çok çanta, poşet, ıvır zıvır vardı ki toplamakla
bitmedi. Uzun zamanda toparladık ve ben artık evime gidiyordum. Arkadaşımız Figen
beni kapı önünde bekliyordu. Kapı önüne kadar tekerlekli sandalyeyle
götürülmüştüm. Arabaya bindirildim. Ve eve gidiyorduk.
Güzel bir gündü. Yolu ben tarif ettim. Bu benim için büyük
başarıydı. Demek yer yön kavramı da geri gelmişti. Henüz konuşamasam da işaret
diliyle falan hallettik. Ama hallettik.
Devam edecek+++
Sevgiyle kalın.
Bana ulaşmak isterseniz, hasta
yakınlarının ve hastaların neler hissettiği sorarsanız ve biraz morale
ihtiyacınız olursa bana mail ile ulaşabilirsiniz.
Bloğumu takip ederseniz sizlere tüm
deneyimlerimi paylaşacağım. Ve eğer sosyal medya hesaplarınızda paylaşırsanız
pek çok insana moral verebilir.
Herkese acil şifalar. Dilerim.
Gürkan